14 Ara 2010

Açık Mektup

Ben artık çok sıkıldım.
İnsanların beklentilerinden sıkıldım.
Her konuda hatasız olmam gerekliliğinden sıkıldım.
Konuşmalarımda en ince ayrıntılara kadar dikkat etmek zorunda olmaktan sıkıldım.
Herkesin kırılmak için fırsat kollamasından,
En küçük hatada, yaptığım tüm iyiliklerin yok sayılmasından,
İnsanları kırmamak için gösterdiğim yoğun çabanın boşa çıkmasından,
Gerçekten çok sıkıldım.

Ben insanlara kırılmamak için bahane ararken, insanların kırılmak için bahane aramasından da,
İnsanların bana yaptıklarını yok sayabilirken, benim yaptıklarımı büyütmelerinden de,
Herkesin mutsuz olmak için bir bahane yaratıp, beni de bu bahaneye dahil etmelerinden de,
Benim yüz düşündüğüm adamın beni bir düşünmemesinden de,
Gerçekten,
Gerçekten çok sıkıldım!

Not: Bu yazı arabesk bir söylenme, 'kimse beni anlamıyor" temalı ergen tribi değildir. Şekil itibariyle ikisini de andırıyor olsa da aslında herkese açık bir mektuptur.

3 yorum:

  1. Büyük tesadüf! Bu bahsettiklerinizden bende çok sıkıldım. Galiba bazen 'önemliler' listesini küçültmek lazım aksi takdirde, etraftaki herkese 'değerli' oldukları için 'insan' oldukları için önem verip, çok verip az bekleyenlerden oldukça karşı taraf şımarıyor ne yazıkki.Hiç anlamlandıramadığım bir şekilde kim için hassas davranmaya çalışıyorsam (aile,arkadaş,meslektaş,tanıdık v.s..)körün taşı gibi en çok kırdıklarım onlar oluyor-muş.Ferah tutun içinizi,yalnız değilsiniz :)

    YanıtlaSil
  2. İnsanlara değer verirken, kendimize kazandırdıklarını, menfaatlerimizi bir ölçüt olarak kabul etmediğimiz için üzülüyoruz çoğu zaman. Öte yandan ne kadar üzülürsek üzülelim - artık genetik mi dersiniz, alışkanlık mı dersiniz, değer yargısı mı dersiniz, ne derseniz deyin - aynı şekilde davranmaya devam ediyoruz. Dolayısıyla doymayalım aptallığımıza! =)

    YanıtlaSil
  3. Hayatın şifresi gibi olmuş bu '' Doymayalım aptallığımıza! '' :))Doyduğum gün aşmış gitmiş, almış yürümüş bir kız olacağım :) Bunu da buraya yazıyorum :))

    YanıtlaSil

Ne dersin?